Bilişsel davranışçı terapi (BDT) nedir?
Bilişsel davranışçı terapi (BDT) nedir?
Düşüncelerinizin, duygularınızın ve davranışlarınızın nasıl bağlantılı olduğunu inceler. BDT’nin temel ilkesi, problemlere daha etkili bir şekilde yanıt verebilmeniz için olumsuz düşüncelerinizin farkındalığını artırmaktır.
BDT, bir ruh sağlığı uzmanıyla işbirliği içinde bir dizi yapılandırılmış oturum aracılığıyla yürütülür. Amaç, sıkıntıyı azaltmak için sağlıksız düşünce ve davranış kalıplarını yönetmek için uygulanabilecek yöntemler edinmektir.
Bilişsel davranışçı terapi, depresyon, anksiyete, TSSB, madde kötüye kullanımı ve yeme bozuklukları dahil olmak üzere birçok farklı sorunun tedavisinde faydalı olabilir. Ayrıca duygusal travmaya, keder ve kayıpla başa çıkmaya, kronik bir hastalığın fiziksel semptomlarını yönetmeye veya günlük yaşamın stresli koşullarıyla başa çıkmaya yardımcı olabilir. İlaç en iyi seçenek değilse tek başına BDT önerilebilir veya diğer tedaviler ve yaşam tarzı değişiklikleri ile birlikte kullanılabilir.
KAYNAK:
– Cognitive Behavioral Therapy (CBT) for Mental Health, Alice E. Schluger, Ph.D.
Dünyayı olduğu gibi değil, olduğumuz gibi görürüz. Hepimizin gözünde kendi algılarımızdan oluşan bir gözlük vardır. Bu algılar, mizaç, aile ve çevresel faktörlerin etkisiyle oluşur. Herkes kendi bakış açısından kendini ve olayları algılar. Herkesin psikolojik gözlüğü farklıdır. Bilişsel Davranış Terapisi, bu bakış açısını değiştirmek amaçlıdır. Bu da zihinsel süreçlerden yola çıkarak yapılır. Beyin deneyimlerden (öğrenmelerden) yararlanır ve her olayı öyle değerlendirir. Bu terapi yönteminde beyinde oluşmuş öğrenmeler yeni bağlantılar yoluyla değişir. Yeni bağlantılar kurmayı hedefler, beyinde yeni bağlantılar kurulunca, ona bağlı duygular ve davranışlar da değişir. Yani, düşüncemiz değişince duygumuz, duygumuz değişince de davranışlarımız değişir. Bu terapi yönteminde yeni bir öğrenme oluşturuyoruz. Bu, terapinin bilişsel kısmıdır; yeni öğrenmeyle ilgili egzersizler yaptırılır, bunla ilgili ev ödevleri verilir, bu da davranış kısmıdır.
Tarihçesi
Aoron Beck 1960’ların başında, ”bilişsel terapi” olarak adlandırılan bir psikoterapi formu geliştirmiştir. ”Bilişsel terapi” alanda çalışanların büyük bir kısmı tarafından artık ”bilişsel davranış terapisi” ile aynı anlamda kullanılmaktadır. Beck, depresyon için yapılandırılmış; kısa süreli, ”şimdiki zaman odaklı” olan ve mevcut sorunları çözmeye ve işlevsiz (doğru olmayan ve/veya yardımı dokunmayan) düşünce ve davranışı değiştirmeye yönelik bir psikoterapi tasarlamıştır.
Beck modelinden alınan bilişsel davranış terapisinin tüm şekillerinde; tedavi, bir bilişsel formülasyona, belirli bir rahatsızlığı nitelendiren davranış stratejilerine ve inançlara dayalıdır. Terapist, duygusal ve davranışsal değişiklikler oluşturmak için hastanın düşünme ve inanç sisteminde bilişsel değişiklikler yapılmasının çeşitli yollarını aramaktadır.
Teorisi Nedir?
Bilişsel model, işlevsiz düşüncenin (hastanın duygu durumunu ve davranışını etkileyen) tüm psikolojik bozukluklarda yaygın olduğunu savunmaktadır. İnsanlar düşüncelerini daha gerçekçi daha uyarlayıcı bir yolla değerlendirmeyi öğrendiklerinde, duygu durumlarında ve davranışlarında iyileşme yaşamaktadır.
Bilişsel terapistler, hastaların duygu durumları ve davranışlarında süren iyileşmeler, hastaların kendileri, temel inançları (değersizlik, yetersizlik, çaresizlik ) dünyaları ve diğer insanlarla ilgili olarak daha derin bir biliş düzeyinde çalışmaktadır. Altta yatan işlevsiz inançların değiştirilmesi ile daha dayanıklı değişiklikler oluşturulur. Örneğin yeteneklerinizi sürekli olarak hafife alırsanız, altta yatan bir yetersizlik inancına sahip olabilirsiniz. Bu temel inancı değiştirmek ( örneğin kendinizi, güçlü ve zayıf yanlara sahip olma şeklinde daha gerçekçi bir konumda görmek), günlük olarak karşılaştığınız özel durumlara karşı olan algınızı değiştirebilir. Artık tema ile ilgili çok sayıda düşünceye sahip olmazsınız. ”Hiçbir şeyi doğru yapamıyorum.”Bunun yerine, hata yaptığınız belirli durumlarda muhtemelen şöyle düşüneceksiniz: ”Bu konuda iyi değilim”.
Bilişsel terapisinin temel ilkeleri şunlardır:
- Bilişsel davranış terapisi her zaman ortaya çıkan hasta sorunları formülasyonununa ve her bir hastanın bilişsel terimlerle kavramsallaştırılmasına dayanmaktadır.
- Sağlam bir teröpatik anlaşma gerektirir.
- İş birliğini ve aktif katılımı vurgular.
- Amaca dönük ve sorun odaklıdır.
- Başlangıçta şu anı vurgular.
- Eğiticidir, hastaya kendi terapisti olmasını öğretmeyi ve tekrarı önlemeyi amaçlar.
- Amaçları zamanla sınırlı olur.
- Seansları yapılandırılır.
- Hastalara bozuk düşünce ve inançlarını belirlemeyi, değerlendirmeyi ve onlara yanıt vermeyi öğretir.
- Düşünceyi, duygu durumunu ve davranışı değiştirmek için çeşitli teknikler kullanır.
Araştırmalar Ne Diyor?
Bilişsel davranış terapisi, 1977’de ilk sonuç çalışması yayınlandığından beri kapsamlı şekilde test edilmiştir. Bu noktada 500’den fazla uzun süreli bilimsel çalışmalardan elde edilen sonuçlar; geniş çapta psikiyatrik bozukluklar, psikolojik sorunlar ve psikolojik bileşenler içeren tıbbi sorunlar için bilişsel davranış terapisinin etkililiğini kanıtlamıştır. Ve bir çok araştırmada; çeşitli bozuklukların tedavisinde, bilişsel davranış terapisi sonuçları ile ilişkili nörobiyolojik değişiklikler olduğu kanıtlanmıştır. Özellikle; fobi, depresyon, yaygın anksiyete bozukluğu, panik atak sorunlarında oldukça etkili bir terapidir. Grup, çift ve aile terapilerinde de kullanılmaktadır.